Gözden kaçırmayın

1380 Yılında Osmanlıca Yazılan Kitap, Günümüz Türkçesine Çevrildi1380 Yılında Osmanlıca Yazılan Kitap, Günümüz Türkçesine Çevrildi

2023-2024 akademik yılında Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) tarafından üniversite ile şehir buluşmaları kapsamında düzenlenen Çarşamba Sabah Toplantılarının sonuncusu AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şuayıp Özdemir'in moderatörlüğünde, AKÜ öğrencilerinin katılımıyla "Sosyal Medya: X ve Z Kuşağı Kullanımları" temasıyla gerçekleştirildi.



AKÜ Sosyal Tesislerinde düzenlenen toplantıda; Baby Boomer X, Y ve Z kuşaklarının sosyal medya kullanım süreleri, sosyal medya kullanım amaçları ve kullanılan sosyal medya platformlarının anlatıldığı toplantıda İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Güler, AKÜ Genel Sekreteri İhsan Ceran, AKÜ Jeotermal ve Maden Kaynakları Uygulama ve Araştırma Merkezi (JUAM) Araştırmacısı Öğr. Grv. Feyzullah Ekrem Çonkar, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. İsmail Ciğerci, Mimar Mustafa Ceylan, AKÜ Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Yüksek Lisans öğrencisi Ahmet Ulupınar, Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 2.sınıf öğrencisi Ömer Umut Güngör, Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 2. sınıf öğrencisi Salih Aydın Aldal, Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 3. sınıf öğrencisi Ceren Ekerbiçer, Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 1. sınıf öğrencisi Ferhat Aslan, Teknoloji Fakültesi Mekatronik Mühendisliği 1. sınıf öğrencisi İrem Kocalar, Teknoloji Fakültesi Makine Mühendisliği 1. sınıf öğrencisi Burak Ali Yayım, Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 1. sınıf öğrencisi Sevde Nur Koç görüşlerini dile getirdi.



X,Y ve Z kuşaklarının sosyal medya kullanım amaçları farklı. Çarşamba Sabah Toplantısının moderatörlüğünü yapan AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şuayıp Özdemir, "Sosyal Medya: X ve Z Kuşağı Kullanımları" konulu bir sunum yaptı. Baby Boomer, X,Y ve Z kuşaklarının yanında bir de ALFA kuşağının var olduğunu ifade eden Özdemir, "Özellikle bizler X ve Y kuşağı olarak Z kuşağının kullanımı ile ilgili konuştuk. Z kuşağı, olayı nasıl görüyor merak ediyoruz" diye konuştu. Endonezya'da yapılan bir araştırmada sosyal medya kullanımı açısından kuşaklar arasında yapılan araştırma sonuçlarını aktaran Özdemir, "Raporda; X kuşağının yani 1960-1980 doğumlu olanların, sosyal medyayı mevcut ilişkileri sürdürmek için kullandığını tespit etmişler. Yeni ilişki kurmak için değil de yüz yüze ilişkilerini devam ettirmek için kullanmışlar. Y kuşağı, iş ve öz imaj oluşturmak için kullandığını tespit etmişler. Z kuşağı da kişisel imaj oluşturmak, yeni bağlantılar kurmak, sürdürmek ve düşüncelerini, duygularını ifade etmek için kullanıyor diye tespit edilmiş" dedi.



Güney Afrika'da 3 araştırmacının bin 176 kişi üzerinde yaptığı araştırmayı paylaşan Özdemir, şunları söyledi:



"Araştırmada; kuşaklar arasında sosyal medya kullanım farklılıklarını sormuşlar. Herkesin profilimi görüntülemesi sorusuna ne derece katılıyor sorusu sorulmuş. Herkesin profilimi görüntülemesine izin veriyorum sorusuna; Baby Boomer dediğimiz 1960 öncesi doğanlar ise yüzde 8, X kuşağı yüzde 18, Y kuşağı yüzde 23, Z kuşağı ise 23 görüntülemeye müsaade ediyor. Artan bir eğilim var. Fotoğraflarıma ekliyorum sorusunda da büyük yükselişler var. Fotoğraflarını uygun görenler; X, Y ve Z kuşağında artıyor. Telefon numarası koyanlar ise yüzde 5, 10, 14 ve 18 olarak artıyor. Profilinde ev adresini paylaşırım sorusunu uygun görmeyenlerin oranı; 85, 77, 64 ve 65 olarak değişiyor. Profilimde ilgi alanlarımla ilgili bilgi ekliyorum diyenler ise artıyor. Profilimde kişiliğimle ilgili bilgi ekliyorum kısmını uygun görenler yüzde 5, 18, 16 oranında artıyor. Uygun görmeyenlerde de azalış oluyor. Başkalarının sayfalarında yazıyorum ise yüzde 5, 22, 26 ve 26 oranında değişiyor. Profil sayfamı kişileştirmek için zaman harcıyorum diyenlerde de uygun görmeyenler azalıyor, uygun görenler artıyor."



Amerika'da sadece Z kuşağını ele alan araştırmalar olduğunu dile getiren Özdemir, "Araştırmaya göre; Z kuşağının yüzde 88'inin en çok kullandığı sosyal medya platformunun YouTube olduğu görülüyor. İkinci sırada Instagram, üçüncü sırada Tiktok, dördüncü sırada Snapchat diye devam ediyor. Araştırmanın ilginç bulgularından birisi Z kuşağı yüzde 88 YouTube kullanıyor ama yüzde 49'luk bir oranda Facebook kullanıyor. Z kuşağının yüzde 66'sı markalarla sosyal medya aracılığıyla iletişime geçtiğini, yüzde 78'inin de yeni markaları sosyal medya üzerinden keşfettiğini söylüyor. Z kuşağının yüzde 22'si sosyal medyada takip ettiği bir markayı 1 ay sonra takipten çıkabiliyor. Z kuşağı aslında takıntılı değil" ifadelerini kullandı.



X kuşağı ile Z kuşağı arasında karşılaştırmalı yapılan araştırma sonucunu açıklayan Özdemir, "X kuşağı, sabit internet ve bilgisayarla büyüdü. Ama Z kuşağı, akıllı telefon ve mobil internet ile büyüdü. X kuşağı, metin tabanlı içerikleri ve haberleri takip ederken Z kuşağı görsel videoyu tercih ediyor. X kuşağı, daha az etkileşim ve paylaşım yaparlar. X kuşağı genellikle daha dikkatlidir. Z kuşağı ise daha aktif bir şekilde içerik üretip etkileşim ve paylaşım yapıyor. Genellikle spontane ve açık paylaşım yapıyor. Sosyal medya kullanım sürelerine baktığımızda ise X kuşağı 2 saat 55 dakika, Z kuşağı ise 3 saat 38 dakika sosyal medya kullanıyor. YouTube ile ilgili araştırmada X kuşağı bir günde 1 saat 20 dakikalık video izlerken Z kuşağı 1 saat 45 dakika YouTube kullanıyor" diye konuştu.



İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Güler ise internetin mahremiyetsiz alanlarının olduğunu ifade etti. Güler, "Belli alt bariyeri olmayan her kesim Tiktok'ta paylaşım yapıyor. Instagram ve YouTube Short'un belli bir alt çizgisi var. Ama Tiktok'un hiçbir çizgisi yok. İçinde her şey var. Çin'in ticaret mantığı. Tiktok görünür olmaya oynuyor. Sosyal medya uygulamalarında en çok vakit geçirilen uygula YouTube. Çünkü YouTube içerik üreticileri için faydalı işleri paylaşma alanı var. Hem eğlendirici hem de uygulamalı yapıyorlar. Sosyal medyada gönderi beğenilerinin hem ahlaki hem de bilimsel sorumluluğu oluyor" dedi.



AKÜ Jeotermal ve Maden Kaynakları Uygulama ve Araştırma Merkezi (JUAM) Araştırmacısı Öğr. Grv. Feyzullah Ekrem Çonkar konuşmasında sosyal medya platformlarının kullanımında belli bir ayrışma olduğunu söyledi. Çonkar, "İş denilince hemen akla Linkedin gelir ama YouTube da o manada bir şeyler anlatmak istiyorsanız iyi. Ben de deneyleri çekip YouTube kanalına atıyorum. İnsanlar patlayan taşlar felan görüyor, değişik oluyor. Sosyal medya platformlarında bilgiyi sadece yazılı metin gibi düşünmeyin. Fotoğrafınız, konuşmanız, ses tonunuz ve sosyal medya alanlarındaki hareketlerinizin tamamı big datayı oluşturur ve bunları işleyebilecek yapay zeka kabiliyetleri var ve bunlar değerlendirilir" şeklinde konuştu.



Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 3. sınıf öğrencisi Ceren Ekerbiçer ise Z kuşağının sosyal medya platformlarının kullanım amaçlarından bahsetti. Ekerbiçer, "Instagram günlük hayatınızı paylaşabileceğiniz bir platform oldu. Facebook'un yerini aldı. Linkedin doğrudan işlerle alakalı bir platform ve katıldığın etkinlikleri duyurabileceğin bir yer. X ise tamamen muhalif ya da düşüncelerini iletmek için kullanılan platform. Bütün platformları ayırmak daha elverişli olabilir. Instagram da yakın arkadaşlar vardır. Tiktok kullanımı ALFA ve Y kuşağı arasında git gel yapıyor. Pandemi döneminde çevrim içi derslerle tanıştık. YouTube eğitim videolarından ders dinleyerek, sınavlara çalıştık. Z kuşağı olarak sosyal medyada içerik üretilmiyorsa tüketip atıyoruz. İçerik üreticisini bir şey üretiyorsa takip ediyoruz. Eğer benim üzerimden para kazanıp üretmiyorsa takipten çıkıyoruz" dedi.



Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 2. sınıf öğrencisi Ömer Umut Güngör ise konuşmasında belli bir kitlenin Tiktok'a gitmesi sosyal medyayı normal kullananları rahatlattığını ifade etti. Güngör, "Sosyal medya bize içerik sağladığı sürece para kazanmasını istiyoruz. Bizim takip ettiğimiz içerik üreticileri ikiye ayrılıyor; birincisi belli dönemlerde video atar ama videoları çok kaliteli olduğu için sürekli takip eder. Videosunu bekleriz. İkincisi ise dönemsel içerik üreticileridir. Bunlar o dönemde ne popülerse onu yapar" diye konuştu.



Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 2.sınıf öğrencisi Salih Aydın Aldal, sosyal medya platformlarının farklı algoritmaları olduğunu ifade ederek, "Instagram daha çok nelerde vakit geçiriyorsanız, neleri izliyorsanız onları ortaya çıkarıyor. Tiktok'da belli bir algoritma oturtmuş. Mesela yeni çıkan bir şarkı hafif popülerleşti ise o şarkı ile paylaştığınız video daha fazla öne çıkıyor. Tiktok piyasaya oynuyor. Instagram da sevdiğiniz şeyleri öne çıkarıyor" şeklinde konuştu.



Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Yüksek Lisans öğrencisi Ahmet Ulupınar ise Facebook'daki beğeni butonunun çok önemli olduğunu söyleyerek, "YouTube'u gelir kaynağı haline getiren çok fazla insan var. 60 milyon izlenen eğitim videoları var. Özel ders alma imkanı olmayanlar sınavlara YouTube eğitim videoları ile çalışıyor. Facebook, BETA'ya geçti. Facebook içerik üreticilerine para ödüyor. Bunun için belli izlenme oranı, beğeni sayısı kriterleri önemli. Çevremizde aylık 25 bin dolar kazanan arkadaşlar var" dedi.



Mimar Mustafa Ceylan sosyal medya kullanımını değerlendirdiği konuşmasında şunları kaydetti:



"Z kuşağından iki arkadaş kahve içmeye gidiyor. Ellerinde telefon birbirlerinin yüzüne hiç bakmıyor. Onun başka bir yansıması bu arkadaşlar evlenirken davetiyelerini de sosyal medya platformu üzerinden gönderecek. Bu onlar için yeterli olacak. Z kuşağının ayrı bir dünyası var ama Podcast'ten kitap okunuyor. Ne kadar samimiyiz, ben bilmiyorum. Dünya ve Türkiye'de kitap satışları artıyor. Herkes podcast'ten kitap okuyor gibi bir hava esiyor. Tüm dünyada da hayatın sosyal medyada döndüğü gibi olmadığı, somut olarak kitap satışlarının da arttığı görülüyor. Sosyal medyada farklı dünya var. Yapay zekada farklı olaylar cereyan ediyor. Telefonların da bir şeye yaramayacağı söyleniyor. Gençler sosyal medyada çok zaman geçiriyor. O zamanda hayatın bazı verimli alanlarını ve güzel zamanlarını kaçırıyorlar mı sorusu tartışılıyor. Bunun için bütün dünyada eğitimciler Z kuşağının AVM'lerden ve telefonlardan kurtarmak için yeni arayışlar içerisindeler. Bunu yaparken de sosyal medya platformlarından ve teknolojiden istifade etmek için uğraşıyorlar."



"Içerik üreticileri ikiye ayrılıyor"



Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 3. sınıf öğrencisi Ceren Ekerbiçer ise Z kuşağının sosyal medya platformlarının kullanım amaçlarından bahsetti. Ekerbiçer, "Instagram günlük hayatınızı paylaşabileceğiniz bir platform oldu. Facebook'un yerini aldı. Linkedin doğrudan işlerle alakalı bir platform ve katıldığın etkinlikleri duyurabileceğin bir yer. X ise tamamen muhalif ya da düşüncelerini iletmek için kullanılan platform. Bütün platformları ayırmak daha elverişli olabilir. Instagram da yakın arkadaşlar vardır. Tiktok kullanımı ALFA ve Y kuşağı arasında git gel yapıyor. Pandemi döneminde çevrim içi derslerle tanıştık. YouTube eğitim videolarından ders dinleyerek, sınavlara çalıştık. Z kuşağı olarak sosyal medyada içerik üretilmiyorsa tüketip atıyoruz. İçerik üreticisini bir şey üretiyorsa takip ediyoruz. Eğer benim üzerimden para kazanıp üretmiyorsa takipten çıkıyoruz" dedi.



"Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 2. sınıf öğrencisi Ömer Umut Güngör ise konuşmasında belli bir kitlenin Tiktok'a gitmesi sosyal medyayı normal kullananları rahatlattığını ifade etti. Güngör, "Sosyal medya bize içerik sağladığı sürece para kazanmasını istiyoruz. Bizim takip ettiğimiz içerik üreticileri ikiye ayrılıyor; birincisi belli dönemlerde video atar ama videoları çok kaliteli olduğu için sürekli takip eder. Videosunu bekleriz. İkincisi ise dönemsel içerik üreticileridir. Bunlar o dönemde ne popülerse onu yapar" diye konuştu.



Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 2.sınıf öğrencisi Salih Aydın Aldal, sosyal medya platformlarının farklı algoritmaları olduğunu ifade ederek, "Instagram daha çok nelerde vakit geçiriyorsanız, neleri izliyorsanız onları ortaya çıkarıyor. Tiktok'da belli bir algoritma oturtmuş. Mesela yeni çıkan bir şarkı hafif popülerleşti ise o şarkı ile paylaştığınız video daha fazla öne çıkıyor. Tiktok piyasaya oynuyor. Instagram da sevdiğiniz şeyleri öne çıkarıyor" şeklinde konuştu.



Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Yüksek Lisans öğrencisi Ahmet Ulupınar ise Facebook'daki beğeni butonunun çok önemli olduğunu söyleyerek, "YouTube'u gelir kaynağı haline getiren çok fazla insan var. 60 milyon izlenen eğitim videoları var. Özel ders alma imkanı olmayanlar sınavlara YouTube eğitim videoları ile çalışıyor. Facebook, BETA'ya geçti. Facebook içerik üreticilerine para ödüyor. Bunun için belli izlenme oranı, beğeni sayısı kriterleri önemli. Çevremizde aylık 25 bin dolar kazanan arkadaşlar var" dedi.



"Mimar Mustafa Ceylan sosyal medya kullanımını değerlendirdiği konuşmasında şunları kaydetti:



"Z kuşağından iki arkadaş kahve içmeye gidiyor. Ellerinde telefon birbirlerinin yüzüne hiç bakmıyor. Onun başka bir yansıması bu arkadaşlar evlenirken davetiyelerini de sosyal medya platformu üzerinden gönderecek. Bu onlar için yeterli olacak. Z kuşağının ayrı bir dünyası var ama Podcast'ten kitap okunuyor. Ne kadar samimiyiz, ben bilmiyorum. Dünya ve Türkiye'de kitap satışları artıyor. Herkes podcast'ten kitap okuyor gibi bir hava esiyor. Tüm dünyada da hayatın sosyal medyada döndüğü gibi olmadığı, somut olarak kitap satışlarının da arttığı görülüyor. Sosyal medyada farklı dünya var. Yapay zekada farklı olaylar cereyan ediyor. Telefonların da bir şeye yaramayacağı söyleniyor. Gençler sosyal medyada çok zaman geçiriyor. O zamanda hayatın bazı verimli alanlarını ve güzel zamanlarını kaçırıyorlar mı sorusu tartışılıyor. Bunun için bütün dünyada eğitimciler Z kuşağının AVM'lerden ve telefonlardan kurtarmak için yeni arayışlar içerisindeler. Bunu yaparken de sosyal medya platformlarından ve teknolojiden istifade etmek için uğraşıyorlar."



"Içerik üreticileri ikiye ayrılıyor"



Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 3. sınıf öğrencisi Ceren Ekerbiçer ise Z kuşağının sosyal medya platformlarının kullanım amaçlarından bahsetti. Ekerbiçer, "Instagram günlük hayatınızı paylaşabileceğiniz bir platform oldu. Facebook'un yerini aldı. Linkedin doğrudan işlerle alakalı bir platform ve katıldığın etkinlikleri duyurabileceğin bir yer. X ise tamamen muhalif ya da düşüncelerini iletmek için kullanılan platform. Bütün platformları ayırmak daha elverişli olabilir. Instagram da yakın arkadaşlar vardır. Tiktok kullanımı ALFA ve Y kuşağı arasında git gel yapıyor. Pandemi döneminde çevrim içi derslerle tanıştık. YouTube eğitim videolarından ders dinleyerek, sınavlara çalıştık. Z kuşağı olarak sosyal medyada içerik üretilmiyorsa tüketip atıyoruz. İçerik üreticisini bir şey üretiyorsa takip ediyoruz. Eğer benim üzerimden para kazanıp üretmiyorsa takipten çıkıyoruz" dedi.



"Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 2. sınıf öğrencisi Ömer Umut Güngör ise konuşmasında belli bir kitlenin Tiktok'a gitmesi sosyal medyayı normal kullananları rahatlattığını ifade etti. Güngör, "Sosyal medya bize içerik sağladığı sürece para kazanmasını istiyoruz. Bizim takip ettiğimiz içerik üreticileri ikiye ayrılıyor; birincisi belli dönemlerde video atar ama videoları çok kaliteli olduğu için sürekli takip eder. Videosunu bekleriz. İkincisi ise dönemsel içerik üreticileridir. Bunlar o dönemde ne popülerse onu yapar" diye konuştu.



Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 2.sınıf öğrencisi Salih Aydın Aldal, sosyal medya platformlarının farklı algoritmaları olduğunu ifade ederek, "Instagram daha çok nelerde vakit geçiriyorsanız, neleri izliyorsanız onları ortaya çıkarıyor. Tiktok'da belli bir algoritma oturtmuş. Mesela yeni çıkan bir şarkı hafif popülerleşti ise o şarkı ile paylaştığınız video daha fazla öne çıkıyor. Tiktok piyasaya oynuyor. Instagram da sevdiğiniz şeyleri öne çıkarıyor" şeklinde konuştu.



Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Yüksek Lisans öğrencisi Ahmet Ulupınar ise Facebook'daki beğeni butonunun çok önemli olduğunu söyleyerek, "YouTube'u gelir kaynağı haline getiren çok fazla insan var. 60 milyon izlenen eğitim videoları var. Özel ders alma imkanı olmayanlar sınavlara YouTube eğitim videoları ile çalışıyor. Facebook, BETA'ya geçti. Facebook içerik üreticilerine para ödüyor. Bunun için belli izlenme oranı, beğeni sayısı kriterleri önemli. Çevremizde aylık 25 bin dolar kazanan arkadaşlar var" dedi.



"Mimar Mustafa Ceylan sosyal medya kullanımını değerlendirdiği konuşmasında şunları kaydetti:



"Z kuşağından iki arkadaş kahve içmeye gidiyor. Ellerinde telefon birbirlerinin yüzüne hiç bakmıyor. Onun başka bir yansıması bu arkadaşlar evlenirken davetiyelerini de sosyal medya platformu üzerinden gönderecek. Bu onlar için yeterli olacak. Z kuşağının ayrı bir dünyası var ama Podcast'ten kitap okunuyor. Ne kadar samimiyiz, ben bilmiyorum. Dünya ve Türkiye'de kitap satışları artıyor. Herkes podcast'ten kitap okuyor gibi bir hava esiyor. Tüm dünyada da hayatın sosyal medyada döndüğü gibi olmadığı, somut olarak kitap satışlarının da arttığı görülüyor. Sosyal medyada farklı dünya var. Yapay zekada farklı olaylar cereyan ediyor. Telefonların da bir şeye yaramayacağı söyleniyor. Gençler sosyal medyada çok zaman geçiriyor. O zamanda hayatın bazı verimli alanlarını ve güzel zamanlarını kaçırıyorlar mı sorusu tartışılıyor. Bunun için bütün dünyada eğitimciler Z kuşağının AVM'lerden ve telefonlardan kurtarmak için yeni arayışlar içerisindeler. Bunu yaparken de sosyal medya platformlarından ve teknolojiden istifade etmek için uğraşıyorlar."



"Içerik üreticileri ikiye ayrılıyor"



Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 3. sınıf öğrencisi Ceren Ekerbiçer ise Z kuşağının sosyal medya platformlarının kullanım amaçlarından bahsetti. Ekerbiçer, "Instagram günlük hayatınızı paylaşabileceğiniz bir platform oldu. Facebook'un yerini aldı. Linkedin doğrudan işlerle alakalı bir platform ve katıldığın etkinlikleri duyurabileceğin bir yer. X ise tamamen muhalif ya da düşüncelerini iletmek için kullanılan platform. Bütün platformları ayırmak daha elverişli olabilir. Instagram da yakın arkadaşlar vardır. Tiktok kullanımı ALFA ve Y kuşağı arasında git gel yapıyor. Pandemi döneminde çevrim içi derslerle tanıştık. YouTube eğitim videolarından ders dinleyerek, sınavlara çalıştık. Z kuşağı olarak sosyal medyada içerik üretilmiyorsa tüketip atıyoruz. İçerik üreticisini bir şey üretiyorsa takip ediyoruz. Eğer benim üzerimden para kazanıp üretmiyorsa takipten çıkıyoruz" dedi.



"Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 2. sınıf öğrencisi Ömer Umut Güngör ise konuşmasında belli bir kitlenin Tiktok'a gitmesi sosyal medyayı normal kullananları rahatlattığını ifade etti. Güngör, "Sosyal medya bize içerik sağladığı sürece para kazanmasını istiyoruz. Bizim takip ettiğimiz içerik üreticileri ikiye ayrılıyor; birincisi belli dönemlerde video atar ama videoları çok kaliteli olduğu için sürekli takip eder. Videosunu bekleriz. İkincisi ise dönemsel içerik üreticileridir. Bunlar o dönemde ne popülerse onu yapar" diye konuştu.



Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 2.sınıf öğrencisi Salih Aydın Aldal, sosyal medya platformlarının farklı algoritmaları olduğunu ifade ederek, "Instagram daha çok nelerde vakit geçiriyorsanız, neleri izliyorsanız onları ortaya çıkarıyor. Tiktok'da belli bir algoritma oturtmuş. Mesela yeni çıkan bir şarkı hafif popülerleşti ise o şarkı ile paylaştığınız video daha fazla öne çıkıyor. Tiktok piyasaya oynuyor. Instagram da sevdiğiniz şeyleri öne çıkarıyor" şeklinde konuştu.



Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Yüksek Lisans öğrencisi Ahmet Ulupınar ise Facebook'daki beğeni butonunun çok önemli olduğunu söyleyerek, "YouTube'u gelir kaynağı haline getiren çok fazla insan var. 60 milyon izlenen eğitim videoları var. Özel ders alma imkanı olmayanlar sınavlara YouTube eğitim videoları ile çalışıyor. Facebook, BETA'ya geçti. Facebook içerik üreticilerine para ödüyor. Bunun için belli izlenme oranı, beğeni sayısı kriterleri önemli. Çevremizde aylık 25 bin dolar kazanan arkadaşlar var" dedi.



Mimar Mustafa Ceylan sosyal medya kullanımını değerlendirdiği konuşmasında şunları kaydetti:



"Z kuşağından iki arkadaş kahve içmeye gidiyor. Ellerinde telefon birbirlerinin yüzüne hiç bakmıyor. Onun başka bir yansıması bu arkadaşlar evlenirken davetiyelerini de sosyal medya platformu üzerinden gönderecek. Bu onlar için yeterli olacak. Z kuşağının ayrı bir dünyası var ama Podcast'ten kitap okunuyor. Ne kadar samimiyiz, ben bilmiyorum. Dünya ve Türkiye'de kitap satışları artıyor. Herkes podcast'ten kitap okuyor gibi bir hava esiyor. Tüm dünyada da hayatın sosyal medyada döndüğü gibi olmadığı, somut olarak kitap satışlarının da arttığı görülüyor. Sosyal medyada farklı dünya var. Yapay zekada farklı olaylar cereyan ediyor. Telefonların da bir şeye yaramayacağı söyleniyor. Gençler sosyal medyada çok zaman geçiriyor. O zamanda hayatın bazı verimli alanlarını ve güzel zamanlarını kaçırıyorlar mı sorusu tartışılıyor. Bunun için bütün dünyada eğitimciler Z kuşağının AVM'lerden ve telefonlardan kurtarmak için yeni arayışlar içerisindeler. Bunu yaparken de sosyal medya platformlarından ve teknolojiden istifade etmek için uğraşıyorlar."



"Içerik üreticileri ikiye ayrılıyor"



Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 3. sınıf öğrencisi Ceren Ekerbiçer ise Z kuşağının sosyal medya platformlarının kullanım amaçlarından bahsetti. Ekerbiçer, "Instagram günlük hayatınızı paylaşabileceğiniz bir platform oldu. Facebook'un yerini aldı. Linkedin doğrudan işlerle alakalı bir platform ve katıldığın etkinlikleri duyurabileceğin bir yer. X ise tamamen muhalif ya da düşüncelerini iletmek için kullanılan platform. Bütün platformları ayırmak daha elverişli olabilir. Instagram da yakın arkadaşlar vardır. Tiktok kullanımı ALFA ve Y kuşağı arasında git gel yapıyor. Pandemi döneminde çevrim içi derslerle tanıştık. YouTube eğitim videolarından ders dinleyerek, sınavlara çalıştık. Z kuşağı olarak sosyal medyada içerik üretilmiyorsa tüketip atıyoruz. İçerik üreticisini bir şey üretiyorsa takip ediyoruz. Eğer benim üzerimden para kazanıp üretmiyorsa takipten çıkıyoruz" dedi.



"Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 2. sınıf öğrencisi Ömer Umut Güngör ise konuşmasında belli bir kitlenin Tiktok'a gitmesi sosyal medyayı normal kullananları rahatlattığını ifade etti. Güngör, "Sosyal medya bize içerik sağladığı sürece para kazanmasını istiyoruz. Bizim takip ettiğimiz içerik üreticileri ikiye ayrılıyor; birincisi belli dönemlerde video atar ama videoları çok kaliteli olduğu için sürekli takip eder. Videosunu bekleriz. İkincisi ise dönemsel içerik üreticileridir. Bunlar o dönemde ne popülerse onu yapar" diye konuştu.



Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 2.sınıf öğrencisi Salih Aydın Aldal, sosyal medya platformlarının farklı algoritmaları olduğunu ifade ederek, "Instagram daha çok nelerde vakit geçiriyorsanız, neleri izliyorsanız onları ortaya çıkarıyor. Tiktok'da belli bir algoritma oturtmuş. Mesela yeni çıkan bir şarkı hafif popülerleşti ise o şarkı ile paylaştığınız video daha fazla öne çıkıyor. Tiktok piyasaya oynuyor. Instagram da sevdiğiniz şeyleri öne çıkarıyor" şeklinde konuştu.



Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Yüksek Lisans öğrencisi Ahmet Ulupınar ise Facebook'daki beğeni butonunun çok önemli olduğunu söyleyerek, "YouTube'u gelir kaynağı haline getiren çok fazla insan var. 60 milyon izlenen eğitim videoları var. Özel ders alma imkanı olmayanlar sınavlara YouTube eğitim videoları ile çalışıyor. Facebook, BETA'ya geçti. Facebook içerik üreticilerine para ödüyor. Bunun için belli izlenme oranı, beğeni sayısı kriterleri önemli. Çevremizde aylık 25 bin dolar kazanan arkadaşlar var" dedi.



"Mimar Mustafa Ceylan sosyal medya kullanımını değerlendirdiği konuşmasında şunları kaydetti:



"Z kuşağından iki arkadaş kahve içmeye gidiyor. Ellerinde telefon birbirlerinin yüzüne hiç bakmıyor. Onun başka bir yansıması bu arkadaşlar evlenirken davetiyelerini de sosyal medya platformu üzerinden gönderecek. Bu onlar için yeterli olacak. Z kuşağının ayrı bir dünyası var ama Podcast'ten kitap okunuyor. Ne kadar samimiyiz, ben bilmiyorum. Dünya ve Türkiye'de kitap satışları artıyor. Herkes podcast'ten kitap okuyor gibi bir hava esiyor. Tüm dünyada da hayatın sosyal medyada döndüğü gibi olmadığı, somut olarak kitap satışlarının da arttığı görülüyor. Sosyal medyada farklı dünya var. Yapay zekada farklı olaylar cereyan ediyor. Telefonların da bir şeye yaramayacağı söyleniyor. Gençler sosyal medyada çok zaman geçiriyor. O zamanda hayatın bazı verimli alanlarını ve güzel zamanlarını kaçırıyorlar mı sorusu tartışılıyor. Bunun için bütün dünyada eğitimciler Z kuşağının AVM'lerden ve telefonlardan kurtarmak için yeni arayışlar içerisindeler. Bunu yaparken de sosyal medya platformlarından ve teknolojiden istifade etmek için uğraşıyorlar."